Yüzleşme / Confrontation / 2011

















Geçmişle ve kendinle yüzleşmek her zaman psikolojik boyutta travmalara yol açmıştır. Ama her ikisi de ilerleme için gerekli olan yolun açılması için gereklidir. Varolan sorunlardan kaçarak varılamayan noktalar sonucunda, olduğumuz yerde saymakdan da şikayet etmememiz gerekir.
Kişi kendisiyle yüzleştiğinde iç sesi ile bir hesaplaşma sürecine girer. Bundan sonra olanlar onun toplumdaki konumu, aldığı eğitim ve kendi algılarıyla sınırlıdır. Birçok kişi egoları ile birlikde hareket ettiğinden bu kavram hayatlarında zaten yer almaz. Ama her türlü gelişme ve ilerleme için şart olan vicdan muhasebesinden uzak durmak sadece kısır bir hayatın içinde yer almayı getirir.
Geçmişle yüzleşmede “sebep-sonuç” ilişkisinden, yani bilimsellikten, iyi niyetten ve onun parçası olan yansızlıktan vazgeçilemez. Bilimin kendinde tüm belgeleri inceleme, öne sürme ve gerçek olanları sahtelerinden ayırma gereği vardır. Amaçlanan bu tabanda irdelenen sorunların bugüne taşınması değil, bundan sonra gerçekleşmemesi için çaba sarfedilmesidir. @  Karşı Sanat

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder