İKLİM GÖÇÜ - Tüyap Artİst
Uzmanlar, küresel ısınmanın yol açacağı iklim göçlerinin, 2050 yılına kadar çevresel etkenler sebebiyle 200 milyon insanı mülteci konumuna getireceğini bildiriyor. Önümüzdeki on yıllarda iklim değişikliği yaşanabilir bir yer bulmak isteyen milyonlarca insanı evlerini terketmeye zorlayacaktır.
Çölleşmeden sellere, deniz seviyesinin yükselmesinden, % 40 oranında sayısı azalacak hayvan ve bitki türleriyle ekosistemin çökmesine, kıtlık, kuraklık, salgın hastalıklar ve savaşların şiddetlenerek artmasına kadar tüm canlıları etkileyecek büyük bir felakete neden olacaktır. Günümüz dünyasında kültürler ve uygarlıklar arasındaki çatışmaların, yaklaşan tehlike karşısında ne kadar önemsiz kalacağını öngörmek kehanet sayılmaz.
Bugün demokrasi havariliği yapan gelişmiş toplumlar, kaynak ve ekonomilerini, yeni çağın felaketine harcasalar, canlıların geleceğine hizmet edecek politikalar geliştirseler daha hümanist bir adım atmış olurlar. Gelişmiş toplumlar, bugün yaşanan göçmenlerle ilgili sosyal, psikolojik, kentsel, politik vs. tüm sorunlara daha da karmaşık ve çözümsüz sorunların ekleneceğini unutmamalılar.
İklim göçü yaşanabilir bölgelerde mülkiyet sorunlarından, ulusal güvenlikle ilgili çatışmalara ve kentlerdeki altyapıların çökmesine kadar yeni sorun alanları açarak, güneyden kuzeye doğru ikinci bir kavimler göçünün başlaması anlamına gelecektir. Bu yeni coğrafyaların ve siyasi haritaların oluşması anlamına gelir ki zira bir çok ada ülkesi ve kıyı ülkeleri sular altında kalacaktır.
CLIMATIC IMMIGRATION - Tuyap Artist Art Fair
Authorities announce that approximately 200 million people will become refugees by the year 2050 due to several environmental factors as a result of climatic immigration caused by global warming. Climate change will force millions of people to abondon their homes in search of more habitable areas in the upcoming decades.
Desertification, floods, rising of sea level, %40 decrease in animal and plant species which will cause the collapse of complete ecosystem followed by famine and drought; pandemic diseases and the increase of fierce wars will be the vital consequences of this immense catastrophe. Foreseeing the insignificance of conflicts among the present cultures and civilizations compared to this approaching catastrophe, certainly will be not a prophecy.
Today's developed communities serving as the disciples of democracy would take a more humanistic step towards a better world by developing new policies which will serve the future of all living beings by preserving their sources and economy to prevent this terrifying catastrophe of this new era.
At those regions where climatic immigration's expected, numerous problems like proprietorial issues, national security conflicts and the collapse of urban infrastructure will occur, meaning that all these unforseen problems might initiate a second tribal immigration from south to north as many island and coastal countries will disappear under water. Determining new geographies and political borders will be inevitable.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder